Gök Cisimleri |
Fala inanmasak da aramızda gazetelerin astroloji köşesinden falını okumamış kimse yoktur. Gazetelerdeki bu köşelerde yazanlara hiç güvenmemek gerekiyor. Hatta bazı gazetelerde bu köşelerde yazılacak olanları çaycıların kaleme aldığını bile duymuştum. Zaten sürekli aynı şeylerden söz eder dururlar.
Ama bu astrolojinin tamamen geçersiz olduğu anlamına gelmez tabi ki. Aslında yapılan hata, astrolojiyi burçlar olarak bilinen yıldız kümelerine ve onların konum değişimlerine bağlamakla başlıyor belki de. Burada birbiri ile bağlantısı olmayan iki olgunun belirli sistemik yapılara sahip olması ve bu sistemik yapıdaki periyodik değişimlerin paralellik göstermesi etkili olmuştur. Aslında aralarında bir bağlantı olmasa bile, bu paralel değişim nedeniyle birinde gözlenen özellikler diğerinde meydana gelen değişimle ilişkilendirilmiştir.
Burçlar |
İnsan kişiliğini f=(g,b,ç....) şeklinde formüle edelim. Burada g ile genetik yapının kişilik üzerindeki etkilerini, b ile burcun kişlik üzerindeki etkilerini, ç ile de çevresel etkenleri gösterelim. Noktalar ise temel etkenler olarak aldığım genetik yapı, burç ve çevre etkilerinin dışındaki parametreleri göstersin. Bu fonksiyondan da görüleceği gibi, burç bir insanın kişiliğinde önemli bir parametre olmakla birlikte tek başına belirleyici değildir. Öye olsaydı zaten aynı burçtan olan insanlar tamamen aynı kişiliğe sahip olurlardı.
Ancak burç olarak ifade ettiğimiz olgu yıldız kümelerinin, gezegenlerin ve diğer gök cisimlerinin hareteki ile doğrudan ilişkili olmak zorunda değil. Burada yeni bir fikir ortaya atacağım.
Yıldız Haritası |
Yukarıda açıkladığım algoritma doğum tarihini kişilik dağılımında bir referans almaktadır, gezegenlerin ya da yıldızların konumlarını değil. Ancak, tarihler yıldızların ve diğer gök cisimlerinin periyodik hareketlerine göre de bölümlere ayrılabilir. İşte insanlar belki de, burçların konumlarına göre tarih bölümleri oluşturup günümüzdeki burçlar olarak kabul edip, bu tarihler arasındaki kişiliklerin ortak özelliklerini ise söz ettiğim algoritma tarafından değil de, gök cisimlerinin konumu tarafından belirlendiğini varsaymış olabilir. Nasıl olsa algoritmamız ve gök cisimlerinin hareketleri zaman içerisinde periyodik olarak hareket ediyor ve bu hareketler birbirlerinden zaman parametresi dışında tamamen bağımsız olsalar da birbiri ile paralel.
Yukarıda söz ettiğim algoritma belki de Tanrı tarafından formüle edilmiş ve gerçekte de var olan bir algoritmadır. Tabi içeriğini bilmek mümkün değil. Ancak insanların kişliği üzerinde çok uzaktaki cisimlerin konumlarının etkili olduğunu düşünmekten çok daha mantıklı bir varsayım. Bununla birlikte, burada açıkladığım algoritma tam anlamıyla bir varsayımdır ve kendi düşünce sistematiği dışında destekleyici hiçbir kanıtı yoktur. Ama en azından bana mantıklı geldiğini söylemeliyim.