Büyüme rakamları düşüyor |
Ortadoğu ateş çemberi. ABD ve İsrail İran'a müdahalede bulunabilir. Pek çokları İran'ın Irak gibi olmayacağı yönünde. Olabilir belki, ama Irak'tan çok daha büyük bir maliyet getirecektir. En küçük uluslararası krizde üçüncü dünya savaşı çıkar mı diye soranlar, İran'a olası bir askeri müdahalede bu savaşın kesin çıkacağını iddia ediyorlar. En azından çoğu böyle düşünüyor. Öne sürdükleri iddialar ise oldukça sağlam. Çin, Rusya ve İran sıkı politik ve askeri ilişkilere sahip. Üstelik bu üç devlet de ABD'nin politikalarından rahatsız ve ABD oldukça derin bir ekonomik kriz içinde. Büyük bir savaşı finanse etmekte zorluk çekecektir. Bu iddialar üçüncü dünya savaşının olası bir İran'a askeri müdahale sonucunda çıkma olasılığını destklerdi, eğer üçüncü dünya savaşı çok uzun zaman önce çıkmış olmasaydı.
Evet, yanlış duymadınız. Üçüncü dünya savaşı çıktı, tam olarak tarihini bilmiyorum, tam olarak tarihini sanırım kimse bilmiyor. Belki ilerleyen yıllarda tarihçiler bir günü bu savaşın başlangıç tarihi olarak kabul edecektir. Tabi bu savaşın silahlarla, askerlerle ilgisi o kadar yok. Bu savaş daha çok ekonomik bir savaş. Bunun biraz açayım.
ekonomik kriz dünya barışını tehdit ediyor |
Ekonomik savaşı açmaya biraz gerilerden başlayalım. Ne olmuştu, bugüne nasıl gelindi basit bir iki tespit yapalım. Bugünün ekonomileri kriz içinde olan, dünün büyük devletleri ki bunlar Avrupa devletleridir ve Amerika'yı da ekleyebiliriz, sömürge dönemlerinde elde ettikleri sermaye stoğunu akıllıca kullanarak sanayiyi ve teknolojiyi finanse ettiler. Sonuçta bugünün kalkınmış devletleri olmalara zemin oluşturan ortamı sağladılar, yeni buluşlar, teknikler, teknolojiler ile dünya piyasalarını kasıp kavurdular. Bu ülkelerde yer alan şirketler artık ülke içine sığamaz oldu, dünyaya taştı ve bugün artık küresel şirketler var. Ama aynı nehirde iki defa yıkanılamaz tespiti yüzyıllar önce yapılmış olsa da evrensel bir gerçekti ve doğruluğu zamandan bağımsızdı.
Bugün batı devletleri ekonomik kriz içinde. Tamamına yakını borç batağında. Borç batağında olmayanlar da, borç batağına olanlara borç verdikleri için, tahsil edemeyecekleri ya da tahsil edebilecekleri şüpheli alacakları yüzünden sıkıntı içinde. Ekonomik büyüme rakamları düşüyor, işsizlik yükseliyor ve bu devletler bir türlü toparlanamıyor. Buna karşın Çin büyüyor, Hindistan büyüyor, Türkye, Rusya, Brezilya büyüyor. Belki dünün devleri bugünün problemleri haline gelen bu devletler yüzünden bazı sıkıntılar yaşanıyor bu ülkelerde de ama büyüme rakamları onların kat kat üstünde. Dünün devleri büyümeye çalışıp büyüyemezken Türkiye büyümesini yavaşlatmay çalıştığı halde çok başarılı olamıyor.
Ekonomik alanda bir yer değiştirme başladı. Bunun arkasından bilim, teknoloji ve yaşam standartlarında yer değiştirme gelecektir. Amerika F35 yeni nesil savaş uçağı projesini tek başına finanse etmekten kaçındı ve pek çok ülke ile bu projeyi ortak geliştirdi. Bu gidişatın çok önceden alarm verdiğini ama ya farkedilmediğini ya da görmemezlikten gelindiğini göstermesi bakımından önemli bir detaydır. Ekonomisi zayıflayan batı, Ar-Ge'ye, bilimsel araştırmalara, askeri yatırımlara çok daha az bütçe ayırabilecektir. Yaşlı nüfusları ekonomilerinin büyümesi önündeki ilerleyen yıllarda da en büyük sorun olacaktır. Buna karşın yeni gelişen ekonomiler hızla büyümekte, toparlanmakta ve güçlenmekteler.
İsyanlar |
Kısaca uzun bir süre önce ekonomi alanında üçüncü dünya savaşı başladı. Bu savaşın kanlı yanı çok baskın değil. Afganistan, Irak, olası bir İran, Libya, Mısır, Gürcistan vb kanlı yan etkileri olsa da, daha çok rakamlar, pazar payları, büyüme rakamları, kurlar alanında dönen bir savaş. Şu anda avantaj günümüzün toylarına geçmiş durumda. Batının devleri tökezledi, öyle bir tökezlediler ki halen daha toparlanabilmiş değiller ve ne zaman topralanabilecekleri belirsiz. Bu yaşlı ülkeler toparlanana kadar dünyadaki güç dengeleri çoktan değişmiş olabilir. Ancak batının yaşlıları ellerindeki güçten o kadar kolay vazgeçmeyecektir. Bu güçten vazgeçmemek adına ellerinden geleni yapacaklardır. Aslında yapmaktadırlar da. İçinde bulunduğumuz coğrafyanın bu kadar ısınması, Arap baharı gibi gelişmeler hep bu amaca hizmet eden şeyler değil midir? Kimse kusura bakmasın, hiçkimse Facebook ya da bir başka sanal ortamda organize olan bir grup gencin Hüsnü Mübarek'i devirdiğine inanmamızı beklemesin, o kadar saf değiliz.
Para en büyük güçtür ve paranın akağı değişiyor. Batı buna dur demek için çırpınacaktır. Bu çırpınışların faturasını ise malesef masumlar ödedi, ödüyor ve ödemeye devam edecek. Türkiye ise içinde bulunduğumuz bu savaştan kazançlı çıkmak için elinde bulunan tüm güçlü kozları en iyi şekilde değerlendirerek bölgenin büyük ağabeyi olmalıdır. Türkiye'den çok uzak ABD'nin safı, doğal kaynaklar açısında çok zengin olan Rusya'nın safı yanında avantaj kaybetmektedir. Hesaplar iyi yapılmalıdır, her türlü hatalı kararın acısını Türk halkı çekecektir.