Yatırımcılar yatırım kararları verirken temel analiz ve teknik analiz yöntemlerinin birini veya ikisini birden kullanırlar. TL üzerinden kur değişimlerinden faydalanarak kazanç elde etmeyi düşünenler bugünlerde teknik analizden ziyade temel analize önem vermelidir. Çünkü oldukça çalkantılı bir siyasi gündeme sahip olduğumuz bugünlerde bir açıklama ile piyasalar hafif toparlanırken, hemen akabinde gelen bir başka açıklama ile tepe taklak olabiliyor. Bu durumda yatırımcılar normal olan piyasa dinamiklerine göre hareket edemiyorlar. Sonuç olarak ise piyasa dinamikleri, genel istatistikler vb. verilerden faydalanarak geliştirilen teknik analiz araçlarının hemen hiçbiri güvenilir sinyaller veremeyecektir. Aslında yapılması gereken en doğru davranış, özellikle de profesyonel olmayan yatırımcılar için, bu günlerde döviz/TL kurlarından uzak durmaktır diyebiliriz. Büyük kar potansiyeli olsa da büyük kayıp riski de bulunan bu günlerde kar etmek için bilgi ve becerinin yanında şansa da ihtiyaç var.
Mevcut siyasi kriz dönemi bu şekilde devam ettiği takdirde Dolar 2.2 TL'yi aşmakta zorlanmayacaktır. Aynı şekilde Euro 3.0 TL'yi aşabilir ve hatta 3.10 TL'yi de aşabilir. Bunu temel analiz yöntemleri ile algılamak mümkün olsa da, ulaşılabilecek noktaları hassas olarak belirlemek için yine teknik analiz yöntemlerinden faydalanmak gerekiyor. Ancak siyasi krizin çözülmesi halinde aşağı yönlü sert hareketler de beklemek gerekiyor.
Öncelikle politik gündemi bu kadar çalkantılı olan hiçbir ülkede hiçbir yatırımcı parasının bulunmasını istemez. Borsa İstanbul'da görüğümüz çöküşün temel nedeni de budur diyebiliriz. Yabancı yatırımcılar pozisyonlarını kapatırken, bunu öngören yerli yatırımcılar da pozisyonlarını kapattı. Böylece ağır bir satış baskısı altında kalan borsa endeksi aşağı yönlü sert hareketler yaptı.
Borsadan çıkan yabancı yatırımcılar ellerindeki TL ile dolar ve euro gibi yabancı paralar alarak piyasalardan çıktılar. En azından önemli bir kısmı için böyle olduğunu söylemek mümkün. Bu durum da piyasalardan önemli oranda döviz çıkışı olmasına yol açıyor.
Ancak her kriz dönemi borsada kar fırsatları demektir. Eğer orta ve uzun vadede yatırım düşünüyorsanız yatırım fırsatlarını tam da bu dönemde düşünebilirsiniz. Doğru bilgilere ulaşır doğru analizler yaparsanız olması gereken değerin çok altına düşmüş kağıtlarda alış yönlü pozisyon açabilirsiniz. Elbette bu çalkantılı dönem de geçecektir ve borsa yavaş da olsa yükselecektir. Bu dönemde değeri olması gerekenin altına düşmüş olan kağıtlar da böylece yükselecektir diye bir tahminde bulunabilir ve bu tahmininiz gerçekleşirse büyük karlar edebilirsiniz. Her kriz döneminden ayın zamanda yatırım fırsatı olarak da söz edilmesinin temel nedeni deböyle beklentilerdir ve bu beklentiler de genelde doğru çıkmaktadır.
ÖNEMLİ NOT: Burada paylaşılan bilgiler yatırım danışmanlığı niteliği taşımaz. Burada paylaşılan yazı doğrultusunda yatırım kararı alanların edeceği olası zararlardan dolayı sorumluluk kabul edilmez.
BORSA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
BORSA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
27 Aralık 2013 Cuma
5 Ağustos 2012 Pazar
Yatırım Araçları: Mevduat-Altın-Borsa ve Diğerleri
Ülkemizde insanlar halen daha geleneksel, merkantalist yatırım araçlarını kullanıyorlar. Yani yatırım yapmak için altın, arsa ve ev gibi araçları kullanıyorlar. Eskiden ABD Doları ve Alman Markı da alırlardı anck TL artık eskisi gibi sürekli değer kaybeden bir para birimi olmadığından dövize yatırım yapan da pek kalmadı. Halen önemli bir kesim vadeli mevduat hesabında birikimlerini değerlendiriyor. Oysa sayıları az da olsa ülkemizde Borsa, hazine bonoları ve devlet tahvilleri, vadeli işlemler borsası gibi alternatif yatırım araçlarını kullananlar da var. Peki hangi yatırım aracı iyidir, hangisi risklidir? Biraz değinmek istedim.
VADELİ MEVDUAT HESAPLARI:
Vadeli mevduat hesaplarında birikimlerinizi bankaya ödünç verirsiniz. Banka sizin birikiminizi işletir ve belli bir vadenin sonunda size vaat ettiği faiz ile birlikte iade eder. Bu açıdan banka batmadığı sürece kolay kolay paranız kaybolmaz. Ancak vadeli mevduat hesaplarında kar edememe hatta reel anlamda zararda olmanız da olasıdır. Örnek verecek olursak, vadeli mevduatt hesabınıza bankanız yıllık %10 faiz versin. Eğer yıllık enflasyon vade bitiminde %10'un altında kalırsa, aradaki fark kadar reel kaznaç sağlamış olursunuz. Yıllık enflasyon tam %10 olursa, paranız yerinde saymıştır, ne karınız ne zararınız vardır. Eğer yıllık enflasyon %10'un üzerinde gerçekleşirse, paranız rakamsal olarak büyümüş olsa bile, reel anlamda enflasyon karşısında erimiştir ve zarardasınız demektir. Benzer durum hazine bonosu ve sabit faizli tahviller için de geçerlidir. Yani getirisi faiz oranı gibi sabit bir oran üzeirnden önceden belirlenmiş yatırım araçlarında enflasyonun seyri kar zarar durumunuzu belirler. Gerek enflasyon gerekse faizlerin düşüklüğü nedeniyle reel anlamda çok yüksek getiri sağlamayan bu yatırım araçları, yatırımcıların piyasaları takip etmesine gerek olmaması ve güvenilir olmaları nedeniyle sıkça tercih edilir.
ALTIN:
Altın tarih boyunca değerli olmuştur. Bu nedenle altın riski düşük bir yatırım aracı olarak görülür. Altın fiyatları dünyada savaş, küresel ekonomik krizler vb belirsizliklerin ve güvensizliklerin çoğaldığı dönemlerde yatırımcıların sığınma limanı görevini görmektedir. Değer kaybetse bile bu değer kaybı sınırlı olacaktır. İçinde bulunduğumuz dönemde de küresel çapta gerek ekonomik belirsizlikler ve riskler gerekse askeri faaliyetler ve gerilen diplomasi nedeniyle altın fiyatları tavan yapmış durumdadır. Altın genel anlamda sığınma limanıdır dedik. Bir servet biriktirme aracı olarak da görülür. Aslında kar getirici bir araç değil, servet birikitirme aracı olarak çalışır ancak ulusal paralar karşısında değeri arttığında ulusal para cinsinden kar getirmiş gibi olur. Ama aslında altını da doğrudan para olarak görmek de mümkündür.
EMLAK:
Emlak dediğimiz zaman daire, ev, bina, dükkan, arsa, tarla vb. taşınmaz mülkleri kast ediyoruz. Genel olarak dükkan ve daireler ya içinde oturmak ya da kiraya verip gelir elde etme amacı ile tercih edilirler. Aynı zamanda ihtiyaç halinde satıldığında da birikmiş bir tutar elde edilebilmektedir. Arsa ve tarlalarda durum değişiktir. Arsa üzerine bina inşaa ederek satmak ya da bir müteahhite kat karşılığı vermek mümkün olduğu gibi ,değeri arttığında satarak aradaki değer farkından gelir elde etmek de pekala mümkündür. Ancak bu biraz uzmanlık gerektirmektedir. Bu alanda neredeki arsanın ileride ne kadar değerleneceği iyi öngörülmelidir.
BORSA:
Borsada halka açık şirketlerin hisse senetleri alınıp satılır. Borsada iki temel yatırımcı türü vardır. Birinci sınıfta yer alanlar uzun vadeli yatırım amaçlı hisse senedi alırlar. Borsada hisseleri işlem gören şirketler zaman zaman kar payı dağıtırlar ve bu yatırımcılar da ellerindeki hisse senetleri oranında dağıtılan kardan pay alırlar. Bu sınıfıta yer alan yatırımcılar için hissesini alıkları şirketin karlılığı devam eden bir sektörde olması, iyi yönetiliyor olması, düzenli olarak kar payı dağıtıyor olması gibi kriterler önem taşımaktadır.
Borsada yer alan diğer bir yatırımcı grubu ise hise senetlerini sık sık alıp satarak fiyat değişimlerinden kar elde etmeyi hedeflerler. Bugün aldıkları hisseleri yarın, hatta gün içinde satabilirler. Bu yatırımcılardan yorucu bir iştir. Sürekli olarak hem ülke hem de dünya piyasalarını ve gündemi takip etmek ve anlık olarak doğru analizler yapmak, fırsatları görmek ve doğru zamanlarda alım ve satım kararı vermek gerekmektedir. Bu yatırımcılar kısa sürede küçük bir birimiş sermayeden büyük bir servet elde edebilirler ancak alınan riskler büyüktür. Stresli ve yorucu bir yatırım tercihidir. Aynı zamanda ekonomik tabloları ve grafikleri iyi okuyup yorumlamak da bu alanda yatırım yapmak için olmazsa olmazdır.
VOB:
Vadeli işlemler borsası ülkemizde birkaç yıl önce devreye girmiş en yeni yatırım alanlarından biridir. Orta ve uzun vadeli fiyatlandırmaların yapıldığı bir alandır. İleriye dönük olarak fiyatlandırma yapıldığı için daha çok uzmanlık gerektirir. Bu blogun okurlarrının VOB'de yatırım yapmayacağını düşünüyorum.
FOREX PİYASASI:
Bir süredir forex reklamları görüyoruz. Bu piyasa alında dünyadaki para birimleri arasında alım satım yaparak gelir elde etmeyi hedefleyen bir yöntemdir. Çapraz kurlar ve para birimlerinin seyrini iyi takip etmeyi gerektirir. Değişkenliği çok yüksektir. Borsada olduğu gibi yatırımcıların sürekli olarak gündemi takip etmeleri gerekir. Yorucu bir alandır. Ancak hem ülke hem de dünya gündemini, borsaları, büyük yatırımcıların hareketlerini yorun bir şekilde takip edip sağlıklı öngörülerde bulunabilen, kısaca piyasayı okuyabilenler için karlı bir alan olabilir. Aksi halde kar edelim derken zarar etmek de olasıdır.
Yatırım yaparken hangi yöntemi ya da yöntemleri seçerseniz seçin, yatırım yaptığınız alanla ilgili bilgi sahibi olmanız gerektiğini ve neyi neden yaptığınızı bilmenizin şart olduğunu unutmayın. Kurtlarla dolu olan bir masadan ciğer kapmak kolay değildir ve dibini görmediğiniz suya dalmayınız. En azından bu alanlardan birinde yatırım yapmak istiyorsanız, öncesinde iyi bir araştırma yapmanızı ve bir süre gözlem yaparak kendinizi test etmenizi öneriyorum.
Bol kazançlar.
VADELİ MEVDUAT HESAPLARI:
Vadeli mevduat hesaplarında birikimlerinizi bankaya ödünç verirsiniz. Banka sizin birikiminizi işletir ve belli bir vadenin sonunda size vaat ettiği faiz ile birlikte iade eder. Bu açıdan banka batmadığı sürece kolay kolay paranız kaybolmaz. Ancak vadeli mevduat hesaplarında kar edememe hatta reel anlamda zararda olmanız da olasıdır. Örnek verecek olursak, vadeli mevduatt hesabınıza bankanız yıllık %10 faiz versin. Eğer yıllık enflasyon vade bitiminde %10'un altında kalırsa, aradaki fark kadar reel kaznaç sağlamış olursunuz. Yıllık enflasyon tam %10 olursa, paranız yerinde saymıştır, ne karınız ne zararınız vardır. Eğer yıllık enflasyon %10'un üzerinde gerçekleşirse, paranız rakamsal olarak büyümüş olsa bile, reel anlamda enflasyon karşısında erimiştir ve zarardasınız demektir. Benzer durum hazine bonosu ve sabit faizli tahviller için de geçerlidir. Yani getirisi faiz oranı gibi sabit bir oran üzeirnden önceden belirlenmiş yatırım araçlarında enflasyonun seyri kar zarar durumunuzu belirler. Gerek enflasyon gerekse faizlerin düşüklüğü nedeniyle reel anlamda çok yüksek getiri sağlamayan bu yatırım araçları, yatırımcıların piyasaları takip etmesine gerek olmaması ve güvenilir olmaları nedeniyle sıkça tercih edilir.
ALTIN:
Altın tarih boyunca değerli olmuştur. Bu nedenle altın riski düşük bir yatırım aracı olarak görülür. Altın fiyatları dünyada savaş, küresel ekonomik krizler vb belirsizliklerin ve güvensizliklerin çoğaldığı dönemlerde yatırımcıların sığınma limanı görevini görmektedir. Değer kaybetse bile bu değer kaybı sınırlı olacaktır. İçinde bulunduğumuz dönemde de küresel çapta gerek ekonomik belirsizlikler ve riskler gerekse askeri faaliyetler ve gerilen diplomasi nedeniyle altın fiyatları tavan yapmış durumdadır. Altın genel anlamda sığınma limanıdır dedik. Bir servet biriktirme aracı olarak da görülür. Aslında kar getirici bir araç değil, servet birikitirme aracı olarak çalışır ancak ulusal paralar karşısında değeri arttığında ulusal para cinsinden kar getirmiş gibi olur. Ama aslında altını da doğrudan para olarak görmek de mümkündür.
EMLAK:
Emlak dediğimiz zaman daire, ev, bina, dükkan, arsa, tarla vb. taşınmaz mülkleri kast ediyoruz. Genel olarak dükkan ve daireler ya içinde oturmak ya da kiraya verip gelir elde etme amacı ile tercih edilirler. Aynı zamanda ihtiyaç halinde satıldığında da birikmiş bir tutar elde edilebilmektedir. Arsa ve tarlalarda durum değişiktir. Arsa üzerine bina inşaa ederek satmak ya da bir müteahhite kat karşılığı vermek mümkün olduğu gibi ,değeri arttığında satarak aradaki değer farkından gelir elde etmek de pekala mümkündür. Ancak bu biraz uzmanlık gerektirmektedir. Bu alanda neredeki arsanın ileride ne kadar değerleneceği iyi öngörülmelidir.
BORSA:
Borsada halka açık şirketlerin hisse senetleri alınıp satılır. Borsada iki temel yatırımcı türü vardır. Birinci sınıfta yer alanlar uzun vadeli yatırım amaçlı hisse senedi alırlar. Borsada hisseleri işlem gören şirketler zaman zaman kar payı dağıtırlar ve bu yatırımcılar da ellerindeki hisse senetleri oranında dağıtılan kardan pay alırlar. Bu sınıfıta yer alan yatırımcılar için hissesini alıkları şirketin karlılığı devam eden bir sektörde olması, iyi yönetiliyor olması, düzenli olarak kar payı dağıtıyor olması gibi kriterler önem taşımaktadır.
Borsada yer alan diğer bir yatırımcı grubu ise hise senetlerini sık sık alıp satarak fiyat değişimlerinden kar elde etmeyi hedeflerler. Bugün aldıkları hisseleri yarın, hatta gün içinde satabilirler. Bu yatırımcılardan yorucu bir iştir. Sürekli olarak hem ülke hem de dünya piyasalarını ve gündemi takip etmek ve anlık olarak doğru analizler yapmak, fırsatları görmek ve doğru zamanlarda alım ve satım kararı vermek gerekmektedir. Bu yatırımcılar kısa sürede küçük bir birimiş sermayeden büyük bir servet elde edebilirler ancak alınan riskler büyüktür. Stresli ve yorucu bir yatırım tercihidir. Aynı zamanda ekonomik tabloları ve grafikleri iyi okuyup yorumlamak da bu alanda yatırım yapmak için olmazsa olmazdır.
VOB:
Vadeli işlemler borsası ülkemizde birkaç yıl önce devreye girmiş en yeni yatırım alanlarından biridir. Orta ve uzun vadeli fiyatlandırmaların yapıldığı bir alandır. İleriye dönük olarak fiyatlandırma yapıldığı için daha çok uzmanlık gerektirir. Bu blogun okurlarrının VOB'de yatırım yapmayacağını düşünüyorum.
FOREX PİYASASI:
Bir süredir forex reklamları görüyoruz. Bu piyasa alında dünyadaki para birimleri arasında alım satım yaparak gelir elde etmeyi hedefleyen bir yöntemdir. Çapraz kurlar ve para birimlerinin seyrini iyi takip etmeyi gerektirir. Değişkenliği çok yüksektir. Borsada olduğu gibi yatırımcıların sürekli olarak gündemi takip etmeleri gerekir. Yorucu bir alandır. Ancak hem ülke hem de dünya gündemini, borsaları, büyük yatırımcıların hareketlerini yorun bir şekilde takip edip sağlıklı öngörülerde bulunabilen, kısaca piyasayı okuyabilenler için karlı bir alan olabilir. Aksi halde kar edelim derken zarar etmek de olasıdır.
Yatırım yaparken hangi yöntemi ya da yöntemleri seçerseniz seçin, yatırım yaptığınız alanla ilgili bilgi sahibi olmanız gerektiğini ve neyi neden yaptığınızı bilmenizin şart olduğunu unutmayın. Kurtlarla dolu olan bir masadan ciğer kapmak kolay değildir ve dibini görmediğiniz suya dalmayınız. En azından bu alanlardan birinde yatırım yapmak istiyorsanız, öncesinde iyi bir araştırma yapmanızı ve bir süre gözlem yaparak kendinizi test etmenizi öneriyorum.
Bol kazançlar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)